BM Çin-Afrika Yenilenebilir Enerji Devrimi’ni Başlatabilir mi?

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’e göre Çin ve Afrika yenilenebilir enerji devriminin eşiğinde. Pekin’deki Çin-Afrika İş Birliği Forumu’nda (FOCAC) konuşan Guterres, Çin ile Afrika ülkeleri arasındaki bağların güçlendirilmesinin kıta genelinde enerji erişimini ve sürdürülebilirliği önemli ölçüde artırabileceğini vurguladı.

Çin, Afrika’nın en büyük ticaret ortağı haline geldikçe, ilişkileri yenilenebilir enerjiye yoğun bir şekilde odaklanacak şekilde evrildi. Guterres, Sahra Altı Afrika’da şu anda yaklaşık 600 milyon insanın elektriğe erişiminin olmadığını ve bunun ekonomik büyümeyi, eğitimi ve sağlık hizmetlerini engellediğini belirtti.

Afrika’da birleşik bir elektrik piyasası yaratmak için iş birliği çabalarının önemini vurguladı, buna Afrika Tek Elektrik Piyasası (AfSEM) adı verildi. Bu girişim, 2040 yılına kadar 55 Afrika ülkesinin elektrik piyasalarını birbirine bağlamayı ve potansiyel olarak milyonlarca kişiye elektrik erişimi sağlamayı amaçlıyor. güvenilir enerji.

AfSEM yalnızca altyapıyı genişletmekle ilgili değildir; aynı zamanda ekonomik entegrasyonu teşvik etmeyi ve enerji maliyetlerini düşürmeyi de amaçlamaktadır. Ülkeler ulusal şebekeleri birbirine bağlayarak kaynakları paylaşabilir ve fiyatları sabitleyebilir, bu da fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltmaya yardımcı olacaktır. Bu entegrasyon, kıta genelinde enerji güvenliğini artırmak için hayati öneme sahiptir.

Afrika, lityum, kobalt ve bakır gibi yenilenebilir enerji teknolojileri için gerekli temel mineraller açısından zengindir. Bu kaynaklar, güneş ve rüzgar enerjisi sistemlerinde kullanılan piller ve diğer bileşenlerin üretimi için hayati öneme sahiptir.

Çin, Afrika’nın mineral zenginliğini kabul ediyor ve kıta genelinde madencilik faaliyetlerine büyük yatırımlar yapıyor. Örneğin, Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DRC), dünyadaki kobaltın %70’inden fazlasına ev sahipliği yapıyor ve bu da onu küresel yenilenebilir enerji yarışında önemli bir oyuncu yapıyor.

OKUDUNUZ MU? Gana’nın İlk Nükleer Santrali Enerji Bağımsızlığı Getirebilir mi?

Ancak, ortaklık önemli fırsatlar sunarken, Afrika ülkeleri için endişelere de yol açıyor. Birçok ülke, Çin’e ham madde ihraç etmektense minerallerine yerel olarak değer katmak istiyor.

Uygun anlaşmalar olmadan Afrika’nın kaynaklarının ekonomik faydalarından mahrum kalabileceğine dair artan bir korku var. Yerel endüstriler yenilenebilir enerji çözümleri pazarını ele geçirmek için can atıyor, ancak bunu yapmak için desteğe ve yatırıma ihtiyaçları var.

Guterres, hükümetler, özel sektörler ve uluslararası ortaklar da dahil olmak üzere çeşitli paydaşlar arasındaki iş birliğinin önemini vurguladı. Bu çabalarda hayati bir rol oynayabilecek Avrupa Birliği ve Afrika Kalkınma Bankası gibi kuruluşların desteğini kabul etti.

FOCAC’taki tartışmalar ayrıca Afrika topluluklarının benzersiz ihtiyaçlarını ele alan özel çözümlere olan ihtiyacı vurguladı. Enerji projelerinin planlanması ve uygulanmasında yerel paydaşların dahil edilmesi, seslerinin duyulmasını ve ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamak için önemlidir.

Afrika ülkeleri, kültürel ve ekonomik bağlamları yansıtacak şekilde enerji çözümlerini özelleştirerek etkili ve sürdürülebilir enerji girişimleri. Milyonlarca kişiye güvenilir elektrik sağlama ve ekonomik büyümeyi destekleme potansiyeline sahip olan bu iş birliği çabaları, Afrika’nın enerji manzarasını dönüştürebilir. Her iki bölge birlikte çalıştıkça, yalnızca ekonomilerine değil aynı zamanda iklim değişikliğine karşı küresel mücadeleye de fayda sağlayan sürdürülebilir bir geleceğin yolunu açabilirler.

Kaynak